Kozmetik lens kullanıcıları dikkat!

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Emrah Altıparmak, kozmetik amaçlı renkli lensler konusunda uyardı.

Kozmetik lens kullanıcıları dikkat!
14 Ağustos 2017 Pazartesi 09:12

Acıbadem Ankara Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Emrah Altıparmak, kontak lenslerin kullanımı, günlük hayatta yaşanan sorunlar ve mikrop kaptığında neler yapılabileceğini anlattı.

Prof. Dr. Altıparmak, kontak lenslerin tıbbi gereçler olduğunu belirterek, "Bunlar bizim görmemize yardımcı olacak bir gözlük alternatifidir aslında. Kontak lensler çok çeşitli üretiliyor. Kullanım sıklıklarına göre de ayrılıyorlar birbirlerinden. Eski lenslere göre yeni kontak lensler oldukça sağlıklı. Çünkü çok daha fazla oksijen geçiriyorlar, göze daha çok oksijen ulaştırıyorlar. Gidişatımız artık daha kısa süreli kontak lenslere yöneldi. Eskiden yıllık, 6 aylık hatta 3 aylık lensler vardı, günümüzde aylık ve günlük lenslere yönelmiş durumdayız. Bunun birinci sebebi sağlık aslında. Lensler ne kadar sık değiştirilirse göz açısından o kadar sağlıklı. Üzerine mikroorganizmaların yerleşmesine fırsat bulamadan yeni bir lens takmış oluyorsunuz ve gözlerinizin mikrop kapma ihtimali azalıyor. Ama özünde kontak lensler tıbbi gereçler tabii, bir takım kurallara uymak gerekiyor. Çok zor kurallar değil bunlar, bir kere temiz kullanmalısınız, süresine uymak zorundasınız, takıp çıkarırken temel hijyenik kurallara uymalısınız. Ellerinizi yıkayarak takıp çıkarmalısınız mesela. Bakım, bu derece kolay ama öncelikle çok sağlıklı ve doğru bir göz muayenesi olmak lazım. Çünkü her göz kontakt lens kullanmaya uygun olmayabilir" şeklinde konuştu.

"Çok küçük çocuklara kontak lens önermiyoruz"

Prof. Dr. Altıparmak, öncelikle detaylı bir göz doktoru muayenesinden geçmek gerektiğinin altını çizerek, "Bundan sonra da kontak lens kullanmaya herkes başlayabilir. Çocuklarda kontak lens kullanımı biraz arada kaldığımız bir konu. Özellikle çok küçük çocuklara önermiyoruz özel durumlar haricinde. Ergenlik yaşlarından itibaren bir çocuk bunun bakımını üstlenebilecekse eğer, kontak lens gençlerde de düşünülebilecek bir tedavi. Özellikle sporla uğraşan çocuklarda, mücadele sporlarında; basketbol, futbol gibi sporlarda kontak lens çocuğun hayat kalitesini arttırabiliyor. Kontak lensler, çeşitli görme kusurları için üretilebiliyor. Mesela uzak görme problemi olan miyop hastaları için çok yaygın kullanılabiliyor, astigmat olanlar için kullanılabiliyor, hipermetrop olanlar için var. Son yıllarda, 40’lı yaşlardan sonra çoğunlukla yakın görme problemi başlar, presbiyopi deriz biz buna. Yakın göremeyen hastalar için de özel kontak lensler günümüzde üretiliyor. Bunlar, nispeten yeni bir kontak lens kullanım alanı. Hastalarımızın bir kısmı bunlarla henüz tanışamadı, çok bilmedikleri bir konu ama bu lensleri de biz göz hekimleri hastalarımızı deneterek uygulamaya başladık, son derece de iyi sonuçlar alıyoruz" ifadelerini kullandı.

"Tatilde sık sık değiştirilebilen günlük lensleri öneriyorum"

"Kontak lensin bakımı aslında çok zor değil, en temel kurallardan biri kontak lensin hiçbir şekilde suyla temas etmemesi gerekiyor" diyen Prof. Dr. Altıparmak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu içme suyu da olabilir, havuz suyu, deniz suyu da olabilir. Çünkü bu sularda bulunan bazı mikroorganizmalar yutarsanız mide-bağırsak sisteminizde kolaylıkla parçalanır ama gözünüze taktığınız lensin üzerine yapışırsa gözünüzde ciddi enfeksiyonlara sebep olabilir. Dolayısıyla biz göz hekimleri olarak kontak lensin hiçbir şekilde suyla temas etmesini istemiyoruz, çok da doğru bulmuyoruz. Tatile gidecek hastalarımıza benim şahsi önerim, sık sık değiştirilebilen günlük lensler kullanmaları, yine bunlarla havuza, denize girmelerini önermiyorum ama en azından bakımı biraz daha kolay. Çünkü bakımla çok uğraşmıyorsunuz, akşam atıyorsunuz ve ertesi gün yepyeni bir lens kullanıyorsunuz, biraz daha pratik gibi görünüyor bunlar. Bir kontak lens kullanıcısının eğer gözünde bir batma, yanma, çapaklanma, kızarma gibi bir sorunu varsa mutlaka en kısa zamanda bir göz doktoruna görünmek zorunda. Çünkü bu çok ciddi bir enfeksiyonun başlangıcı olabilir. Enfeksiyon eğer erken bir noktada kontrol altına alınamazsa sıkıntılar hızlı şekilde artıp gözün kaybına kadar gidebilir. Dolayısıyla kontak lens kullanıcılarının ufak tefek işaretleri de ihmal etmeyip doğru olarak değerlendirmesi lazım."

"Enfeksiyon kaptığınızı düşünüyorsunuz veya gözünüzde herhangi bir sıkıntı var en kısa zamanda göz hekimine gelmeniz lazım"

Çalışmaların gösterdiği bir sonuç daha olduğunu kaydeden Prof. Dr. Altıparmak, "Kontak lens kullanıcısı ne kadar uzun süre kontak lens kullandıysa, eğitim düzeyi ne kadar yüksekse aslında beklemediğimiz bir biçimde kontak lensi kullanma kurallarına daha az uyuyor. Siz 5 yıllık bir kullanıcısınız ama kurallara hala iyi uyuyorsunuz ama 15 yılda artık ‘bana çok da bir şey olmuyor, ben daha rahatım, lensle nasılsa çok da rahat hareket edebilirim’ diye düşünebilirsiniz ama bu çok doğru değil. Çünkü kurallar çok basit temiz tutmak, temiz olarak kullanmak, ellerinizi yıkamak, süresine uymak ama bunlara uymadığınız takdirde sonuçta tıbbi bir gereç kullanıyorsunuz, ciddi bir enfeksiyonla karşı karşıya kalabilirsiniz. Enfeksiyon kaptığınızı düşünüyorsunuz veya gözünüzde herhangi bir sıkıntı var en kısa zamanda göz hekimine gelmeniz lazım. Bizler değerlendiriyoruz zaten ne tür bir enfeksiyonla karşı karşıya olduğunuzu anlamaya çalışıyoruz. Gerektiğinde mikroorganizmaları tespit etmek için kültürler alıyoruz ve size en doğru antibiyotik tedavisine başlamaya çalışıyoruz. Başlangıç aşamasında yakalanan, çok ağır olmayan enfeksiyonlar sıklıkla damla şeklindeki antibiyotikle tedavi edilebiliyor. Fakat bazı enfeksiyonlar daha hızlı, daha ağır seyrediyor bunlar da sistemik dediğimiz hap ya da damar yolundan verilen antibiyotikler kullanmamız gerekebiliyor” diye konuştu.

"Deneme lenslerini hastalarımızın öğrenmesi için kullanıyoruz ve onlara takıp çıkarmayı, uygulamayı, temel kuralları öğretiyoruz"

Kontak lense ilk kez başlayan bir hastanın mutlaka göz doktorundan bu işe başlaması gerektiğine vurgu yapan Prof. Dr. Altıparmak, "Çünkü göze uygun mu değil mi diye detaylı bir göz muayenesi olması lazım. Bizler, muayene ettiğimiz hastaların gözleri kontak lense uygun mu değil mi detaylı bir muayene yapıyoruz. Daha sonra hastalarımıza deneme lensleri temin ediyoruz, bu deneme lenslerini hastalarımızın öğrenmesi için kullanıyoruz ve onlara takıp çıkarmayı, uygulamayı, temel kuralları öğretiyoruz. Daha sonra deneme lenslerine uyum gösterip gösteremediklerine bakıyoruz. Uyum sağlayamadıkları noktada tekrar onların yanındayız, onlara yardımcı oluyoruz, uyum sağlayamadıkları lensleri yenileriyle değiştirip uyum sağlayabilecekleri bir lens bulmaya çalışıyoruz ve büyük oranda da başarılı oluyoruz. Dolayısıyla bazen hastalarımız gidip kendi kendilerine lens alıp, uygulamaya çalışıyorlar. Arkadaşlarından, ailelerinden gördükleri yöntemlerle takmaya çalışıyorlar. Bunlar bazen çok olumsuz sonuçlar doğurabiliyor, çok doğru şeyler olmayabiliyor. O yüzden en doğrusu yine bir göz hekimine başvurmak, onun aracılığıyla bu işe başlamak, lens takıp çıkarmayı bizlerden öğrenmeleri ve kurallarını en başta bizden öğrenmeleri" değerlendirmesinde bulundu.

Renkli lenslere dikkat

"Biz birçok kozmetik kontak lensin aslında göz için çok da kaliteli olmadığını düşünüyoruz" diyen Prof. Dr. Altıparmak, kozmetik lenslerin kullanış amacının imajı değiştirmek, kişinin kendi dış görünüşünü farklılaştırmak olduğunu belirterek, "Kozmetik lensler de tıbbi gereçler, kurallar aslında onlar için de geçerli. Kozmetik lens kullanıyorsak eğer normal kontak lens kullanım kurallarına uymak zorundayız çok da farklı değil. Kozmetik amaçlı kontak lenslerde bizim biraz daha sıkıntımız var, göz hekimleri olarak. Biz birçok kozmetik kontak lensin aslında göz için çok da kaliteli olmadığını düşünüyoruz. Kozmetik amaçlı sınırlı sayıda kontak lensi beğeniyoruz, hastamıza öneriyoruz ama yine bu konuda hastalarımız bizlere danışırsa biz onlara seve seve yardımcı oluruz" açıklamasını yaptı. 


İlgili Galeriler
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.