KENDİ BİRLİĞİNİZİ Mİ KURACAKSINIZ? ...
Sektörümüzü yakından ilgilendiren ve yıllardır verilen çaba ile başarılı bir şekilde nihayet yüce meclisimizde kabul edilen oda birlik yasamızı tüm meslektaşlarımız sahiplenip bu konuda çok duyarlı ve ilgili olmak zorundadır.
Mesleki geleceğimizin teminatı olan odalarımızın bilim ve teknoloji ile sektörü ileri noktalara taşıması beklenen yöneticilerini seçerken yıllardır bir avuç delegenin oyları ile kendilerini seçtiren hastalıklı bazı dernek yöneticilerinden bu sektör kendini korumakla mükelleftir.
Bu sektörün bir saniye kaybedecek zamanı yoktur, mesleğine ihanet çemberi içinde olan, sözde gözlükçüyüm diyen bazı donkişotlar yüzünden mesleğin geldiği nokta içler acısı vaziyette ortadadır.
İşlerine geldiğinde bu derneklerin kanarya sevenler derneğinden bir farkı yoktur, yaptırım gücü yoktur deyip kenara çekilmiş, sürekli bürokraside itilerek itibar görmemiş bu sözde temsilcilerin oda yönetimine seçildiğini varsayarsak, kendilerine dahi faydası olmayan bu kişiler, yıllarıdır sektörün kurtuluşu olarak beklenen odanın tüzel kişiliğine onarılmaz zararlar vereceklerdir.
Daha kurulamayan geçici birliğe bile kendilerince listeler çıkartarak, bırakın birliği tesis etmeyi tam aksine sektörü daha şimdiden kendi içinde üçe dörde bölmeye çalışanlar, bu gün sektöre ne kadar zarar verdiklerinin farkında bile değiller.
Meslektaşlarımızın Gözlükçüler ve Optisyenler Odasının ve Birliğinin kurulmasında, yönetici seçimlerinde, koltuk peşinde olan, sesleri hiç çıkmayan geçici birlik delegelerinin ve bu sözde yöneticilerin oyununa gelmemelerini özellikle rica ediyorum.
“Geçici birlik delegeleri, sektörümüzün kurtuluşu alınacak radikal kararlarla olacaktır”
Ahbap çavuş ilişkileri ile seçilecek yönetim mesleğe ihanettir, bu sektörün ahlaklı, vefalı ve vicdanlı yöneticilere ihtiyacı vardır.
Daha geçici birlikte birlik olamayan normal koşullarda nasıl birlik olacak. Sayıları bir elin parmaklarını bile geçmeyen bu kişilerin, menfaat ve çıkarı uğruna, yaklaşık kırk bin kişiyi bulan bir sektörün geleceğini karamsar ve arabesk bir duruma sokacakları ortadadır.
Öte yandan kanunlar ile Sağlık Bakanlığı’na bağlı olan bu güzide mesleği sağlık mesleği değil de! moda mesleği gibi gösterip ticari kanallarını genişletmeye çalışan, optometri söylemlerini ara sıra ifade etmeye çalışan, zemin bulduklarında açıkça dile getirenlerin iyi niyetli olmadıkları ortadadır.
Tüm bunlar ülkemizde ticaret yapmaya çalışan belli zihniyetlerin gözlükçü ve optisyenleri yanlarında çırak yaparak, meslek ve meslektaşların sonunu getirip alanlarını genişletme çabasıdır.
Atilla Karip
Türk Gözlükçüler Birliği Geçiçi Birlik Delegesi
Türk Gözlükçüler Birliği Geçiçi Birlik Delegesi