Optik Gazete

Gözünüzü Sık Kaşıyorsanız Dikkat!

Sağlık

Kaşkaloğlu Göz Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Bilgehan Sezgin Asena, gözleri çok kaşınan kişilerin görme bozukluğuna neden olan keratokonus hastalığı açısından risk grubunda yer aldığını söyledi.


Kaşkaloğlu Göz Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Bilgehan Sezgin Asena, gözleri çok kaşınan kişilerin görme bozukluğuna neden olan keratokonus hastalığı açısından risk grubunda yer aldığını söyledi.


Erken dönemde fark edilmesi güç bir rahatsızlık olan keratokonus hastalığı hakkında bilgi veren Op. Dr. Bilgehan Sezgin Asena, hastalığın 15-25 yaş arasında başladığını belirtti. Bulgu vermemesi nedeniyle hastalığı erken dönemde yakalamanın zor olduğunun altını çizen Dr. Asena, "Hastalığın başladığı kişiler ya gözlük kullanıyor ya da gözlük takma ihtiyacı ortaya çıkıyor. Hastalık alerjik göz yapısına sahip kişilerde görülebiliyor. Çok iyi görmeyen ve gözleri çok kaşınan kişilerin ‘acaba bende bu hastalık var mı' diye düşünmesi gerekiyor. Öte yandan gözü alerjik yapıdaki kişilerin, gözünü sürekli kaşıması, ovuşturması mevcut olan hastalığın gelişimini hızlandırır. Tabi ki göz alerjisi olan herkesin bu hastalığa yakalanacağı anlamını da çıkarmamalıyız" diye konuştu.


GÖZLÜĞE RAĞMEN GÖZ BOZUKLUĞU VARSA DİKKAT!

Göz bozukluğu olanların gözlük taktığı halde görmeleri yüzde 100 değilse, gözleri çok alerjik yapıdaysa bu hastalıktan şüphenilmesi gerektiğini ifade eden Dr. Asena, “Fakat gençlik çağında numaraların artması doğal kabul ediliyor. Ne için? Gözlük ihtiyacı dışında başka bir sorun olabileceği genelde akla gelmiyor. Tanı genelde en erken 20’li yaşlarda bazen 30’larda oluyor. 20’li yaşlar numaranın durduğu yaşlar oluyor. Herkes için değişir ama genellikle numaraların durduğu yaşa geldiği halde numarası artıyorsa giderek bundan şüphelenmek gerekiyor. Bu kişiler genellikle astimatı olan kişiler. Lasik astigmatı olan bireylerde numara giderek artıyorsa ve görme gözlük taktığı halde yüzde 100 değilse ve göz çok alerjik yapıdaysa bu hastalık akla gelmesi gerekiyor” dedi.


ERKEN TANI KONMAZSA HASTALIK İLERLİYOR!

Hastalığın bir göz muayenesi ile anlaşılamayabileceğini kaydeden Kaşkaloğlu Başhekimi Op.Dr. Asena, şu bilgileri verdi:

“Hastalıktan şüphelenmek için bulguların olması gerekiyor. Bu durumda topografi filmi çekerek teşhis konabiliyor. Hastalık 40’lı yaşlara kadar ilerleyebiliyor. İlerlediğinde gözlük numarası giderek büyüyor, görme seviyesi azalıyor ve artık hastalar gözlüklerden ya da lenslerden yarar görmeyecek hale geliyorlar. Görme çok azalabiliyor. Çok düşük değerlere kadar inebiliyor ilerleyen bulgularda. Gözümüzün kornea dokusunda incelme ve sivrilme gerçekleşiyor. Çok araştırılmış bu hastalığın nedeni ama tam olarak bilinemiyor. Hastaların yüzde 10’unda sadece genetik olduğu saptanmış, genetikte diyemeyiz. 2000’li yılların başına kadar bu hastalıkta tam bir çözüm yoktu. Hala tam bir çözüm yok. Şu anda ilerleyişini durduruyoruz. Çapraz bağlama tedavisi ile hastalığın ilerleyişi durdurulabilir bir hale geldi. 2006dan beri bu tedaviyi uygulamaya başlayan 3 klinikten biri burası. Çapraz bağlama tekniği ile özel bir damla kullanılarak ultraviyole ışınları uygulanarak kornea dediğimiz dokunun sağlamlaştırılması gerçekleştirilebiliyor. Bu sağlamlaştırma sayesinde korneadaki ilerleyici incelme ve sivrilmeyi durdurabiliyoruz. Yüzde 90ların üzerinde başarı oranı var tedavinin. Bunun için hastalığın çok ilerlememesi gerekiyor erken teşhis önemli.”

Işın tedavisi ile mevcut durumun korunduğunu, hastalığın ilerlemesinin durdurulduğunu anlatan Dr. Asena, şöyle devam etti:

“Mevcut durum korunduktan sonra görmeyi arttırmak için neler yapabiliriz bunun derdine düşüyoruz. Bunun için sert kontak lensler görme seviyesini artırabiliyor. Hastalık ilerleyince, hastalık alerjik olduğu için bir süre sonra hastalar lens takamayabiliyor. Bu hastalarda da kornea halka yöntemi denilen ameliyat ile yine lensin oluşturduğu etkiye benzeyen bir etki yaratarak, görmeyi artırmaya gayret ediyoruz."

Kaynak: milliyet.com.tr

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.