Optik Gazete

Erol Harbi "Güvenmek Kontrole Mani Değildir"

Gündem

1. Bölge İstanbul Optisyen-Gözlükçüler Odası’na resmi bir talep yazısıyla başvurdum.

Güvenmek Kontrole Mani Değildir

Değerli Meslektaşlarım,

Şahsen üyesi olduğum 1. Bölge İstanbul Optisyen-Gözlükçüler Odası bizlere genel kurul davetiyesi gönderdi. Dışarıdan gözlemlediğim kadarıyla kurumsal bir yaklaşımla yönetilen 1. Bölge İstanbul OGO, gayet net bir şekilde yazılmış genel kurul gündemini de neredeyse 1 ay öncesinden web sitesinden paylaştı.

Optik sektör mensupları olarak Oda ve Birlik oluşumlarımızdan çok beklentimiz var. Yapılacak çok iş, üzerine eğilecekleri çok konu var. Sadece bu da değil, sektör olarak kendimizi geliştirmemiz gereken birçok alan da var. Bunların hepsine birden odaklanmaları gerekiyor. İşte o nedenle de şu andaki tüm yönetim kadrolarının Oda’larımızın ve Birlik’in alt yapılarını çok disiplinli bir şekilde kurmaları ve işlerliklerini en etkin ve verimli şekilde yürütmeleri gerekiyor. Bir oluşum, bir işletme, bir kurum ne kadar ciddiyetle işlerini yürütürse, o işleyiş hep öyle devam eder.

Değerli Meslektaşlarım,

Odamızın genel kuruluna katılımımız üyeler olarak önemli sorumluluklarımızdan biri. Çünkü her birimizin yönetimin geçmiş faaliyetlerine onayı ve bundan sonraki döneme ilişkin yapılacak çalışmalara desteğini ancak genel kuruldaki oylamalarla sağlayabiliriz.

Gündemi incelediğinizde 6 ve 7. maddelerde katılımcı olarak bizden beklenen iki önemli oylama olduğunu göreceksiniz. Nedir bu oylamalar?

  • İlki bir önceki yönetimden bütçesiz devralındığı için, yeni yönetimin geçmiş dönem için hazırladığı tahmini bütçenin ve bu dönemde yapılan harcamaların oylanması.
  • İkincisi de yeni dönem için hazırlanan bütçelerin oylanıp onaylanması.

Elbette genel kurulun sunum işini üzerine alan yöneticilerimiz bize orada başlıklar halinde neyi oylayacağımızı anlatacaklardır. Yönetimin performansını izlemek ve doğru giden noktalarda destek vermek, uygun bulmadığımız noktalarda ise görüşümüzü iletmek de biz üyelerin önemli bir sorumluluğudur diye düşünüyorum. İşte bu noktada da oyladığımız maddelerin içeriğini daha ayrıntılı olarak bilmenin önemli olduğuna inanıyorum.

Bu görüşten yola çıkarak bugün 1. Bölge İstanbul Optisyen-Gözlükçüler Odası’na resmi bir talep yazısıyla başvurdum.

Bu yazıda da net bir şekilde belirttiğim üzere, üyesi bulunduğum 1. Bölge İstanbul Optisyen-Gözlükçüler Odası Yönetim Kurulu Başkan ve Üyelerine güvenim tamdır. Bu talebimi de zaten, kendi iş hayatımda her zaman uygulamaya özen gösterdiğim “güvenmek kontrole mani değildir ve kontrol her zaman bizi daha iyiye taşır” prensibiyle kendilerine ilettim. Çünkü, o yazıda da belirttiğim gibi, yılların tecrübesi ile daha ileriye gitmek ve gelişmenin ancak geçmiş performansı kontrol etmek, incelemek, varsa hatalı konuları netlik içinde görmeye çalışmak, mümkünse düzeltmek ve aynı hataları tekrar etmemek için önlemler almakla mümkün olduğunu biliyorum.

Özetle; tamamen iyi niyet ve olumlu bir yaklaşım çerçevesinde, genel kurulda oylamasını yapacağımız geçmiş dönem mali tablolarını ve gelecek dönem bütçesini toplantıda oylamadan önce incelemek üzere talep ettim.

2021/1242 evrak kayıt numarasıyla İstanbul Optisyen-Gözlükçüler Odası’na teslim edilen talep yazımızı ekte görebilirsiniz.

Başta belirttiğim gibi Oda’larımızdan beklediğimiz birçok çalışma var. Tüm Oda’larımızın bu çalışmaları gerçekleştirirken tam bir şeffaflık içinde hareket etmesi gerektiğini düşünüyoruz. İşte bu nedenle de İstanbul  Optisyen-Gözlükçüler Odası’na gönderdiğimiz talep yazısını, tüm bölgelerdeki üyelerin de genel kurullarda sunulacak olan mali tabloları önceden istemeleri ve incelemeleri için bir örnek teşkil etmesi için Optik Gazete’den paylaşıyorum.

Bu arada İstanbul Optisyen-Gözlükçüler Odası’nın belli kriterlere dikkat ettiğini biliyoruz. Ancak başka bölge odalarının yöneticileri hakkında bazı duyumlar var. Kimilerinin lüks arabalar kiraladıkları, beş yıldızlı otellerde konakladıklarını duyuyor, görüyoruz. Özellikle o bölgelerde ve aslında her zaman her yerde bu mali tablolar, masrafların neye ve ne için harcandığına dikkat edilerek incelenmelidir. Gözlükçünün kuruş kuruş kazandığı paraların aidata dönüşerek ellerine geçmesi, onlara prestijli görünmeleri gerektiğini öne sürerek masraf etmeleri hakkını vermez.  İnsan kendi parasını kolay harcayabilir ama bu tip kurumlarda toplanan aidatlar kimsenin kendi parası değildir, gözlükçünün hizmet almak üzere verdiği bir emanettir. Dikkatlice ve tasarruf ile harcanmalıdır.

Unutmayın her şeyi Oda ve Birlik yöneticilerinden bekleyemeyiz. Üyeler olarak, sektör mensupları olarak bizim de yapılanı inceleme, kontrol etme sorumluluk ve görevimiz var. Prestij ve itibar için olduğu öne sürülen aşırı harcamalarla karşılaşılan durumlarda asla taviz vermeyerek, bu tip uygulamaların önüne geçme sorumluluğu hepimizindir. Bu görevimizi tam olarak ifa ettiğimiz takdirde, uyarılar zamanında yapılacağı için, varsa yanlışlar iş işten geçtikten sonra değil, yol yakınken düzeltilmiş olur.

Şu anda yepyeni, pırıl pırıl, canla başla çalışan, kendilerinden çok şey beklediğimiz bu kurumlarımız zaman içinde izlenmediği için bozulma riskinden korunmuş ve kontrolün caydırıcılık avantajıyla her zaman daha dikkatli olmaya çalışırlar.

Kalın sağlıcakla…

H. Erol Harbi

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.